Firmalar Tarafından Müşterilere Verilen Hediye Çeklerinin Vergisel Boyutu

Firmalar Tarafından Müşterilere Verilen Hediye Çeklerinin Vergisel Boyutu

Firmalar tarafından bazı dönemlerde satış cirolarını artırmak amacıyla müşterilerine alışverişlerinde kullanılmak üzere ve iskonto amaçlı hediye çekleri verilmektedir. Bu hediye çekleri müşteriler tarafından bazı durumlarda aynı gün, aynı alışverişte ve yine aynı faturada kullanılmakta bazı durumlarda ise farklı bir günde kullanılmaktadır. Bu yazımızda firmalar tarafından müşterilere verilen hediye çeklerinin vergisel boyutu ele alınacaktır.

  • Kurumlar Vergisi Kanunu Yönünden
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6. maddesinde kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

Diğer taraftan, Gelir Vergisi Kanununun "Ticari Kazancın Tarifi" başlıklı 37 nci maddesinde; "Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır." hükmü yer almış olup aynı Kanunun "Bilanço Esasında Ticari Kazancın Tespiti" başlıklı 38 inci maddesinde ise; "Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsdeki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müsbet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:
1.İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;
2.İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.
Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulur."
hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanunun 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde ise ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin, safi kazancın tespitinde indirim konusu olarak dikkate alınabileceği belirtilmiştir. Yapılan giderlerin bu hüküm uyarınca indirim konusu yapılabilmesi için söz konusu giderlerle kazancın elde edilmesi arasında doğrudan ve açık bir illiyet bağının bulunması zorunludur. Bu mahiyette olmayan giderler ticari kazancın tespitinde indirim konusu yapılamayacaktır.
Ticari kazancın tespitinde iki temel ilke geçerlidir. Bunlar "dönemsellik" ve "tahakkuk esası" ilkeleridir. Tahakkuk esası ilkesinde, gelir veya giderin miktar ve mahiyet itibariyle kesinleşmiş olması yani geliri veya gideri doğuran işlemin tekemmül etmesinin yanı sıra, miktarının ve işlemden kaynaklanan alacağın veya borcun ödeme şartlarının da belirlenmiş olması gereklidir. Bu esas dikkate alındığında, bir gelir unsurunun, özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve tutar itibariyle kesinleştiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketler tarafından müşterilerine alışverişlerinde kullanılmak üzere hediye çeki verilmesi ve müşteriler tarafından bu hediye çeklerinin kullanılması durumunda;

        - Verilen hediye çekini müşterinin hediye çekini kazandığı gün aynı alışverişte kullanması halinde; alışverişin toplam bedelinin hasılat olarak, kullanılan çek bedelinin ise pazarlama, satış ve dağıtım gideri olarak,

            - Verilen hediye çekini, müşterinin hediye çekini kazandığı günden farklı bir günde kullanması halinde; söz konusu hediye çekinin verildiği günden itibaren nazım bir hesapta izlenmesi ve daha sonra farklı bir günde kullanıldığında da çek bedelini de içeren alışverişin toplam bedelinin hasılat olarak, kullanılan çek bedelinin ise pazarlama, satış ve dağıtım gideri olarak,

hediye çekinin kullanıldığı tarihin içinde bulunduğu döneme ilişkin kazancın tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.

  • Katma Değer Vergisi Kanunu Yönünden
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

- 1/1 maddesinde, Türkiye'de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV'ye tabi olduğu,
- 20/1 inci maddesinde; teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu,

- 25/a maddesinde; teslim ve hizmet işlemlerinde fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen ticari teamüllere uygun miktardaki iskontoların KDV matrahına dahil olmadığı

  hüküm altına alınmıştır.

1 seri nolu KDV Genel Uygulama Tebliğin "III-A-6.1.İskontolar" başlıklı bölümünde;

"…faturanın düzenlenmesini gerekli kılan mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak yapılan iskonto, aynı faturada yer alması ve ticari teamüllere uygun miktarda olması şartlarına bağlı olarak KDV matrahına dahil edilmez.

Bu durumda, iskontoların KDV matrahına dâhil edilmemesi için aşağıdaki şartların bulunması gerekmektedir:

a) Söz konusu iskontolar fatura ve benzeri vesikalarda gösterilmiş olmalıdır.
b) İskontolar ticari teamüllere uygun miktarda olmalıdır.

Bu iki şartın bir arada bulunmaması halinde iskontoların matrahtan indirilmesine imkân bulunmamaktadır.

Bu nedenle, satılan mal ya da yapılan hizmet karşılığında düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilmeyip sonradan ya da yıl sonlarında iskonto yapıldığının bir dekontla bildirilmesi veyahut ticari teamülleri aşan bir miktarda iskonto yapılması hallerinde, yapılan ya da bildirilen iskontolar bu bent hükmünden yararlanamaz."

açıklamaları yer almaktadır.

KDV Kanununun 25/a maddesi, bir teslim veya hizmet bedeline uygulanan iskontonun katma değer vergisi matrahı olan bedelden indirilebilmesi için fatura ve benzeri belgede ayrıca gösterilmesini şart koşmaktadır. Kanunun indirimine izin verdiği iskonto satılan malla ilgili olan ve işleme ilişkin belgede gösterilen iskontodur.

  Buna göre;

            -Satış cirosunu arttırmak amacıyla hediye çeklerinin müşterilere verilmesinde, mal tesliminden söz edilemeyeceğinden KDV hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır.

        -Müşteriye verilen hediye çeklerinin, hediye çekinin verilmesine esas mal teslimi ile birlikte kullanılması, hediye çeki ile satın alınan mal ve hizmetin hediye çeki verilmesini gerekli kılan mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak aynı faturada yer alması ve ticari teamüllere uygun miktarda olması halinde hediye çeki tutarı iskonto olarak katma değer vergisi matrahı olan bedelden indirilebilir. Müşterilere belirli harcama tutarı karşılığında verilen hediye çeklerinin daha sonraki alışverişlerinde kullanılması halinde, mal teslimi ve hizmet ifasına ilişkin KDV hesaplanması gerekmekte olup, hediye çeki verilmesine esas ilk faturada bu tutarın iskonto olarak dikkate alınması ya da hediye çekine karşılık verilen ürüne ilişkin hesaplanan KDV'nin aynı zamanda indirim konusu yapılması mümkün değildir.

  • Fatura Düzenleme Yönünden
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 229 uncu maddesinde; "Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır." hükmü yer almaktadır.

Buna göre; satış cironuzu arttırmak amacıyla hediye çeklerinin müşterilere verilmesinde mal tesliminden söz edilemeyeceğinden fatura düzenleme zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak, söz konusu teslim karşılığında bilgi amaçlı olarak Vergi Usul Kanununda sayılan belgeler dışında bir belge düzenlenmesi mümkün bulunmaktadır.

Müşterilere teslim edilen hediye çekleriyle mal veya hizmet satın alınması halinde, müşterilere yapılan teslim ve hizmetlerin karşılığı alıcı adına fatura veya ödeme kaydedici cihaz fişi düzenlenmesi gerekmektedir.

Kaynakça;
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığının 15.01.2018 Tarih ve 62030549-125[6-2014/303]-45239 Sayılı Özelgesi

-İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığının 12.04.2019 Tarih ve 62030549-125[6-2014/338]-300172 Sayılı Özelgesi



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YMM Mesleki Sorumluluk

İkinci El Araç Ve Taşınmaz Ticareti

Defter ve Belgeleri İncelemeye İbraz Etmeme – Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu Kararı (E: 2013/3, K: 2019/1)